Mittwoch, 14. Dezember 2016

Herzaman bir umut vardir

Birine cok güvenip yari yolda kaldiginda, daha dogrusu yolda birakildiginda icinde yasadiklarini anlatamaz, ne firtinalar koptugunu dile getiremez olursun. Icin acir, sesin cikmaz. Zamanla gecmezmi peki? Gecer elbet ama izi kalir… Soguk kis aylarinda, yeni umutlar oldugunda sizlar, agri yapar unuturmaz kendini ve yine basa dönersin…
Bir kere hayal kirikligina ugramak, yeni baslangiclari her zaman zorlastirir, elinde olmadan belki icindeki kücük kirilgan cocuk korunmaya muhtac, korkak ve yanlizliga alismisdir sen ne yaparsan yap onun ögrdügü duvarlari yikamassin…

Her Insanin öyle kötü olmadigini, iyi insanlarin oldugunu anlatmalisin ona, sevmenin sevilmenin dünyadaki en güclü baglardan biri oldugunu söylemelisin mesela, belki birgün oda sana inanip sevmeye cesaret eder yeniden. 

Montag, 13. Juni 2016

Mutluluk senin elinde

Bir insan kac kere yanila bilir bu hayatta? Mutlulugu ararken ne kadar yaralana bilir? 

Icin acir, güvenin azalir insanlara, korkarsin birdaha birine güvenmeye. Korkma! Eyer kismetinse, nasibindeyse ne olursa olsun gelir bulur seni, istesende kacamassin. Yasamakdan korkma! Gidenleri cagirma geri, emin ol ilerde gittikleri icin sükür edeceksin, cünkü hayatina öyle biri girecek ki, simdiye kadar hayatinda ve kalbinde misafir olanlara gittikleri icin tesekkür edeceksin. En önemlisi cok huzurlu ve mutlu olacaksin. Bunu hic birzaman unutma ve seninle olmak istegenlerin zaten yaninda oldugunun da farkinda ol. Gitmek istegen herzaman bir sebep bulur ama yaninda kalan, seni herzaman kosulsuz ve sartsiz sevdigi icin daima yaninda kalir. Hayat yasayinca güzel emin ol ve hic kimse icin hayatindan ve hayallerinden vazgecmeye degmez. 

Donnerstag, 2. Juni 2016

Kendin icin

Bazen bittigini sandigin, zaman baslar hayatin...

Yeni bir sayfa acarsin hayatinda. Bütün kötü günler, kötü kalpli insanlar geride kalir. Seni kiran, yipratan bütün insanlari, yasanmisliklari bir kalemde silemesende zamanla cikarirsin hayatindan. Kimi zamanda onlar cikar yavas yavas hayatinizdan, buna karsi direnmeyin, birakin ciksinlar; kosmayin pesinden. Yaninizda kalmak istegen bunun icin cabalar, cabalamiyorsa gitmesi belkide en dogrusudur...Bu hayata hicbirsey sebepsiz yasanmiyor, her olanlarin, her insanin hayatinzda olmasi yada olmamasi, sizin icin bir imtihan dir bunu unutmayin. 
Kimileri gider hayatinizdan, kimileri gelir, yeni heycanlara, olaylara atilirsiniz ve iste o zaman baslarsiniz hayatinizi yasamaya. Kimseyi düsünmeden sadece kendi mutlulugunuz icin yasamaya baslarsiniz dogru olan da budur, hicbir zaman baskalari icin ne kendinizden ne de hayallerinizden vazgecmeyin. 

Bu Hayat keskelerle yasamak icin cok kisa, hergününü son günün gibi yasarsan, belki kendi degernin farkina varirsin! Bu Hayat senin ve sen cok degerlisin bunu unutma.     

Montag, 23. Mai 2016

Son nefesine kadar...

Insanlarin canini en fazla ne yaka bilir? Sevip de sevilmemek mi? Yoksa aldatilmak mi?

Hepsi ayni kapiya cikmiyormu, aslinda her ikisindede aldatilmis olunmuyormu insanlar? Hangi aciklama bu durumu hakkli cikarta bilir ki. 
Bu zamanda birilerine güvenmek bu kadar zor ise, her hayal kirikligina ugradiginda, daha cok zorlasmiyormu bütün hersey? Her yasanmisliklarin ardindan birseyler ögrenir insanlar, bir ders alirlar. Peki neden herseferinde kimseye güvenilmeyecegini ögreniriz? Her bitis bir baslangic ise sayet, insanlar neden herseferinde güvenir, bilmezler mi yine hayal kirikligina ugriycaklarini? Bilirler elbet ama umutlar, hayaller ve istekler herzaman agir basar. Hep duyariz ya hani "sonra neden denemedim demek istemiyorum, pisman olmak istemiyorum" diye; hic vazgecmeden, herseferinde ayni bahaneler. Agzi bir kere sütden yanan korkmazmi, birdaha sevmeye, güvenmeye, tabiki korkar hemde deli gibi korkar ama dedim ya hani umut ve hayal o kadar güclüdür ki insanlarin icinde, tekrar tüm seyleri yasamadan rahat etmez icleri. "Bu sefer baska, inaniyorum, bu sefer üzülen taraf ben olmayacagim", derler ama ne yazik ki üzülen taraf hic degismez...Hep cok seven, düsünen ve en önemlisi cabuk baglanan kisiler üzülür, dagilir ve günden güne bitiklerini iliklerine kadar his ederler...Yinede denemis oldular, peki simdi icleri rahat mi sicze? Yoksa denedikleri icin pisman olmuslarmidir? Insanoglu garip degilmi sizcede, ne istedigini bilmeyerek mi yasiyoruz? Düsüncelerimiz ordan oraya savrulurken, bedenimiz, sagligimiz ne durumda bunu hic düsünüyormuyuz? Belkide asil sorulmasi gereken soru, biz severken kendimizi düsünüyormuyuz ki hic? Yoksa tek odak noktamiz sevdigimiz, sevdiklerimiz mi? Insanlar sevmeli ama severken kendini kaybetmemeli, en önemlisi kendi degerini bilmeli, cünkü siz kendi öneminizin farkinda degilseniz, bunu da baskasindan bekleyemezsiniz. Siz önemlisiniz, degerlisiniz ve hic kimse icin degismemelisiniz...
Bu Hayat´da, insanlarda cok acimasiz, siz ilk önce sadece kendinizi sevin, en cok kendinizi, cünkü baska biri sizi düsünmeyecek.
Söyle de bir gercek var, cok seven kaybediyor. Bu cok dogru cünkü kimseye gereyinden fazla deger vermemeli. Size kim ne kadar deger veriyorsa, sizde ona ayni sekilde karsilik verin, ne eksik ne de fazla. Cok sevmeyin birakin onlar sizi sevsin, siz kalbinizi temiz tuttun yeter. Birgün vakti geldiginde, kalbinizde bu zamana kadar misafir olanlara tesekkür edeceksiniz, gittikleri icin, cünkü oraya öyle biri yerlesecek ki, o kalb durana kadar, son nefes verilene kadar gitmeyecek, vazecmeyecek, en önemlisi güven verecek biri olacak hayatinizda. Herkez mutlu olmak ister, önemli olan bunu hak etmek. 

Samstag, 21. Mai 2016

Pes etme!

Tek basina cekip gitmek mi zor olan yoksa kalip savasmak mi?
Insanlar güvendikce mi yeniliyor yoksa kaybetdikce mi gücleniyor?

Herkez gün gelir kaybeder, yere düser emeklemeye baslar. Yavas yavas tipki bir kücük cocuk gibi yeniden yürümeyi ögrenir ve hizlanir. Yasam da tam olarak böyle aslinda, düsmek hayata maglup olmak degil önemli olan, asil mesele yeniden ayag kalkip kosa bilmekte.
Öyle Insanlar var ki, tek bir yenilgi yetiyor onlari yerle bir etmek icin, hic bir caba sarf etmiyorlar tekrar yürüye bilmek icin, belkide tekrar düsmekten korktuklari icindir ama unutuklari birsey var, kücük cocuklar bile düstüklerinde dizleri kanasa bile pes etmiyorlar, tekrar deniyorlar, belki bir el ariyorlar onlara destek olmasi icin, yardim istiyorlar. Bizler gibi konusmadan belkide aglayarak anlatiyorlar dertlerini ama pes etmiyorla, yardim istemekten utanmiyorlar cünkü cocuklar utanmak, cekinmek nedir bilmezler. Tek basina yol alamiyorsan yardim almak, sevdiklerinden, ailen, yada arkadaslarindan bir yardim eline uzanmak hic de zor degil.

Her derdin bir caresi, her serin arkasinda da bir hayir vardir. Hic kimse zorluklar ile tek basina savasmak zorunda degil! Insanlarin yapacagi en büyük yanlis kendi baslarina cikmaz bir sokaga girip kendilerini bitirmesidir. Hayatta kötü giden seyleri belkide bizler yanlis yorumluyoruzdur, belki kötü dedigimiz olaylar bizim iyiligimizedir, yanlis düsündügümüz icin bu kadar karamsariz belkide…
Yada kimi zaman cok düsünüp kalbimizin sesini dinlemedigimiz icin oluyor bütün bunlar. Kimi zaman aklini durdurup kalbini dinlemelisin yoksa pismanligin, keskelerin ömür boyu pesini birakmaz!

Freitag, 20. Mai 2016

Kader

Tesadüf diye birsey varmidir? Yoksa kadare takdigimiz bir isim mi?

Insanlar kendi kaderini kendileri mi belirler yoksa yazilanlarimi yasarlar? Sizce hangisi?
Bence insanlar kaderlerdinde ne varsa onu yasarlar, iyi veya kötü bilmeden giderler bir yoldan, dogru yada yanlis bir secim yaparlar ve sonunda kaderde varmis yasanmis derler. 
Bir gercek varki kimse kadarinden kacamaz, yasayacaklarinin önüne gecemez. Allahin bir bildigi, bazi seylerin nasip olmamasinda bir hayir oldugunu inandigin zaman, dogru yollu bulmussun demektir...
Kader, kismet, nasip hepsi ayni seyler degilmi? 
Her ser de bi hayir vardir diye bosuna demiyorlar. Her kötü olan seyi kötü olarak degerlendirmesek, hayat o kadar da kötü biryer degil. Yasami sevip hayatin, onca güzelliklerin tadini cikarsak belkide cok mutlu olabiliriz. Hersey elimizde olmasada, elimizde olan seyleri iyi degerlendire biliriz.
Mutlulugun formülü o kadar da zor degil bence, fazla kurup düsünmessek, plan yapmayip akisina biraksak hersey hal olur gibi...

Donnerstag, 19. Mai 2016

Cevap arayan sorular...

Hayata en cok neyden korkarsan basina o gelir derler, cogu zamanda öyledir gercekten...

Neyi kaybetmekten korkarsan, kaybedersin. Yada en basiti, kimi sevmez ve nefret etsen ona muhtac kalirsin. Ilahi adalet diye bir gercek var ki, ne yasatirsan onu yasamadan asla ölmezsin. Bunu unutmadan yasamali, cevremizdekileri kirmadan, dökmeden sürdürmeliyiz hayatimizi, basimaza nerde ve nezaman ne geleceyi belli olmaz ama en önemlisi kimsenin ahini almadan yasaya bilmek. Allahin bildigini kuldan niye saklamali ki, herseyi acik ve net konusmak varken, niye bu cekimserlik? 
Dogrulari, düsünceleri söylemek mi suc, yoksa onlari duymaya hazir olmamak mi zayiflik? Hangisi daha kötü, birileri sizin hakkinizda dogru seyler söylüyor olup, sizin buna hazir olmayasiniz mi? Yoksa yüzünüze bakip yalanlar söylemesi mi? Hangisi daha cok kirar, yorar, yipratir sizi?
Hazir olmadigin birseye baslamak mi zor, yoksa dogru zamani bir türlü bulamamak mi?
Basaramamaktan korktugun icin mi pes etmeli insan, yoksa basaramadigi icin mi bitirmeli herseyi?
Neyin dogru, neyin yanlis oldugunu bilmeden mi yasiyoruz biz hayatlarimizi...?